Bu sefer kesin düzenli olarak her gün yazıcam diyip yaklaşık 8 aydır yüzüne bakmadığım blogumda bugün size görüşmediğimiz süre zarfında neler yaptığımdan bahsetmek isterdim ama elle tutulur hiçbir şey yapmadığımı fark ettim dffds bu yüzden en iyisi son zamanlar film-kitap-müzik favorilerimden, ara ara yaptığım küçük kitap alışverişlerinden bahsedeyim bari.
Bilindiği üzere şu sıralar popüler yayınevleri Dünya Klasikleri'ni yeni çeviriler ve yeni kapaklarla yeniden basıyor. Açıkçası benim içlerinden en çok beğendiklerim İthaki Yayınları'nın yeni baskıları oldu. Gerek basılan kitapların içeriği açısından gerekse kaliteli çeviri açısınan şu sıralar favori yayınevim kesinlikle İthaki Yayınları. (ithaki yayınlarından hiçbir şekilde reklam almadım ama umarım bu kadar güzellemeye bana sponsor olup incelemem için bedava kitap yollarlar)
Young adult contemporary okumaya kendi çapımda bir süredir ara verdiğim için internet sitelerinden uzun süredir kitap alışverişi yapmıyordum. Çünkü indirime giren kitaplar maalesef ki genelde bu tür oluyor. Ama geçen gün 14 Şubat dolayısıyla okuoku.com'un İthaki klasiklerini 10 tl'ye düşürdüğünü görünce bu bana internetten yeniden kitap alışverişi yapmam için bir işaret dedim ve şahane 3 kitap aldım.
Ek olarak Goethe'nin Faust ve Emily Bronte'in Uğultulu Tepeler romanı da 9,90'dı ama öncesinde d&r'dan Uğultulu Tepeler'i maalesef ki 28 TL'ye aldığım için kendisini sepete eklemedim. Faust'un da Bordo Siyah Yayınevi baskısı elimde var, onu da zamanında ikinci el kitap satan bir dükkandan 5 tl gibi komik bir fiyata almıştım, almancasını ya da ingilizcesini okumadım ama çevirisi gayet kaliteli, arka kapağında öyle yazıyor en azından jsdjgds beğenmeyen gitsin 5 lira fazla verip ithaki baskısını alsın hazır indirimdeyken.
Her neyse bu süre zarfında büyük bir hata da yapmadım değil. Evet üst üste iki kere Elif Şafak okudum. Ama Havva'nın Üç Kızı'nı garip bir şekilde beğendim. Tam beğendim de denilmez aslında sadece birkaç değindiği nokta hoşuma gitti. Bi sekiz ay sonra da onun yorumunu girerim artık dsjhdsjhsd
Tolstoy'un Anna Karenina adlı romanına yaklaşık 75. kez yeniden başladım, güzel gidiyomuş aslında niye yarıda bıraktım ki diye düşünürken de 10 kilo olduğu için kitabı sürekli yanımda taşıyamadığım için bıraktığımın farkına vardım. Gerçekten şu kitabı 2 3 cilt haline bölüp satma imkanınız yok mu sevgili İş Bankası Yayınları? Umarım siz de bu yazıyı okur ve bana kitap yollarsınız.. bu blogu yazma amacım tamamen yayınevlerinden bedava kitaplar almaktır ksdjkhdskh
Bu arada madem bu kadar iğrenç ve reklam dolu bi blog yazısı oldu işleri iyice çirkinleştirmek istiyorum, uzun süredir favorim olan Narnia Günlükleri İş Bankası Yayınları 7 Kitap Bir Arada basımı elinde olan biri varsa gerçekten bana ulaşsın, İş Bankası Yayınları sen de bu yazıya bir yerde denk gelirsen gerçekten o kitabı yeniden basıma koymanı istiyorum dsjhds bedava yollasan da olur genç bir kızın hayalleri söz konusu jxhjhfd
Yaklaşık 2 sene önce gene bu blog üzerinden kitabını yorumladığım Love, Rosie filmini 30. defa yeniden izledim. Ve üzerine daha güzel bir film izleyene kadar son zamanlar film favorim kesinlikle BU. Ayrıca bu denli sevdiğim bir kitabın yorumunu niye blogumdan sildiğim hakkında hiçbir fikrim yok jdshdsjh. Yazın instagram'da denk geldim, Pegasus Yayınları Love, Rosie romanını Türkçeye çevirmiş, incelemek isteyen varsa şuraya tıklayabilir.
Müzik ve dizi favorilerimden de bahsedecektim ama sıkıldığım için yazıyı burada noktalıyorum sdkhdsh devamını bir ara getiririm. Güzel bir haber verip bu saçma yazıyı noktalamak istiyorum değerli saz arkadaşım, yazar dostum Deniz ile en kısa zamanda kısa bir söyleşi yolda. Kendisinin yazılarına da şuradan ulaşabilirsiniz.
En kısa zamanda görüşmek üzere sevgili kitap dostları, bol okumalı bir haftasonu dilerim hepinize.